30 Ağustos 2009 Pazar

dünya karması

29.08.09 / cumartesi

dün bütün gün-düz- evdeydim. biraz sıkıcı olmakla beraber kendimi avutacak şeyler buldum.

akşam üstü hazırlanıp , yeni müslüman arkadaşım bayu'nun evine doğru yol aldım. iftara davet edilmiştim. elimde adres sora sora bağdat bulunur cesaretiyle düştüm yola. sokakta kimsecikler yok, allah'ım ne kadar sessiz bir şehir bu :( bir dukkana girdim, danimarkalı olmadıkları belliydi, müslüman mıydılar bilmiyorum ama ortadoğudan olduklarını sanıyorum, yine aynı soruyla karşılaştım, kurdish? yine bir şaşkınlık. neyse sonra anladım ki burada türkiyeden gelen kürtler çokmuş, konyaya yerleştirilen kürtlerden. adam sağolsun baya yardımcı oldu ama yetmedi.

59 numarayı ararken baya bir soğugu yedim galiba, şu an boğazlarım bir garip. rabbim ne olur hasta olmayayım:( 57 yi buluyorum, 61 i buluyorum. 59 yok. neyse karsımdan gelen bir çinli kız ile endozyalı arkadaşa -ırklarını sonra öğreniyorum :)- sordum, onlarda ayn ıyere gitmiyorlarmımış cok sevindim.zaten ben de evin önünde duruyormuşum :)

içeri girdik. çok zor şartlarda yaşadıkları belli, eskici dükkanına girmiş gibi hissettim kendimi. yukarı kata çıktık. namaz kılıyorlarmış cemaatle. onları bekledik. ondan sonra tanışma faslı...

endenozyalı bayu
tazmanyalı muhammed
nijeryalı şamsaddin
pakistanlılar..bir sürü pakistanlı vardı, ve yemekleri onlar yapmuşlardı.
endenozyalı da çoktu, sürekli halka oluyoruz ve birbirimizi tanıtıyoruz.

çok güzeldi ...
ve sonra gecenin en güzel şeyi oldu.
2 türk katıldı aramıza, ya da türkiyeli :) açılım yapmak lazım:)
karı kocaydılar, onları görünce o kadar sevindim ki...3 yıldır burdalarmış. eve de onlar bıraktılar sağolsunlar son otobüsü kaçırınca:)...

iftardan önce çinli arkadaşımıza,rongbo, müslüman olmadığından mütevellit, neden el sıkışmadığımızı anlatmaya başladık :) odaya yeni gelen bir çocuk tum erkekleri sıkıp bizi es geçince yüzü böyle bir değişti ki rongbo'nun. bayu ya sordu hemen, ama sen benim elimi sıktın.

biz de kendi çapımızda açıklamaya çalıştık... it is not banned in islam directly , it just a sensitivity to take border male-famele relationships. it depends on people. diffirent islam scholars have diffirent ideas. tabi rangbo'nun peki konuşuyormusunuz deyişi de bayaa güldürdü bizi, konuşmasak neden burda olalım:) tazmanyalı arkadaş muhammed işi fizyolojik olarak etkilenme boyutundan açıklamya çalıştı ama ben sevmiyorum bu tarz açıklamaları. sanki bütün müslüman erkekler sapıkmış gibi. bana sordu, sen sıkıyormusun diye, müslüman erkeklerle tercih etmem dedim, ama non-muslim olanlarla tokalaşırım, çünkü onlar bunu bir saygı ifadesi olarak görüyor, saygısızlık ettiğimi düşünmelerini istemem demeye çalıştım.

geçelim yemeklerimize...tabii önce bir şaşkınlık oldu bende. yere bişey sermeden hemen mücver gibi köfte gibi bişiler kondu ve bananalı milkshakelerimiz. dedim olamaz bu kadar fakirlik, iftarı sadece bunlarla mı yapacağız meğer ki adetleri farklıymış, bizim gibi tıka basa yiyip oyle namaza durmuyorlarmış, hemen namaza kalkıldı, namazlar kılındı. aman allah'ım binbir çeşit yemekler, en geleneksel olanından:)

safranlı pilav vardı galiba, yani bana safranmış gibi geldi en azından, sapsarıydı, nohutlu pilav vardı, tavuklu sulu değişik bir yemek vardı, bizimm türk arkadasın getirdiği börek vardı. turşumuz vardı, türk ekmeğimiz vardı:). kimyonlu yoğurt bile vardı :) hurmamız ...

çok şükür yedik içtik, çay faslına geçtik.. tabi geçmeden önce pakisatanl ıarkadaşlar milk-tea mi istersiniz tea mi diye sorunca. bu sütlü çay hastalığı pakistanlılarda da mı var diye sormadan edemedim. normal çayda karar kılınınca, ben hava karardı, geç oldu gideyim refleksleriyle, yanımdakilere de rahat vermedim:) çok güvenli şehirmiş ama yine de tedbiri almak lazım, içim rahat etmedi. neyse vedalaştık kalktık.

ve yurda kadar bırakıldım.

içeri giriş:

common area'da partimsi birşey yapıyorlardı. hemen selam verdiler, çağırdılar ama çok üşümüş ve yordundum odama girdim. sonra bir kız geldi adını unuttum şimdi. müzikten rahatsız olursan bana söyleyebilirsin, hoşgeldin dedi. şimdi sizin için ramadan öğlenleri katılamasanda bize akşamları gel dedi. sağolsun kibar hoş bir kızdı.

veee odaya giriş....

uyku....

1 yorum:

Hafsa dedi ki...

Maşallah, çok sevindim Nihan ya her şeyin yolunda gidişine. Bak demedim miydi sana dert etme diye :) Kendi gidişimi hatırladım. İnan sen daha güzel şeyler tecrübe etmişsin. Allah güzelleştirsin dah da. Selametle...